Naravno, u moju definiciju monogamije spada i seks sa prostitutkama.
Tabii ki, benim tekeşlilik tanımım fahişelerle seks yapmayı da kapsıyor.
Slušaj, držim ruku na kurcu... i spremam se za telefonski seks sa svojom djevojkom.
Tamam, bak. Şu anda aletim elimde, tamam mı... ve kız arkadaşımla telefonda seks yapmaya çalışıyorum.
Voliš li seks sa mnom, Gordone?
Benimle seks yapmak hoşuna gidiyor mu, Gordon?
Tražio si mog muža dozvolu za seks sa mnom?
Kocama benimle ilişkiye girmek istediğini mi söyledin?
Jeste li osuđivani za seks sa malodobnicima?
Rüşde ermemiş biriyle seks yapmaktan hüküm giydin mi?
Imam seks sa njima a da to i ne znam?
Ben farkında olmadan mı seviştim yani?
Seks sa ženom u zatvoru je prava stvar.
Hapishane ziyareti seksi. Oluyor böyle şeyler.
Ukrali ste auto upucali izbacivača i imao si seks sa dvije žene?
Bir araba çaldın, bir pezevenk vurdun ve iki kadınla seviştin, öyle mi?
Nisam imala telefonski seks sa dečkom skoro cijeli tjedan.
Neredeyse bir haftadır sevgilimle telefonda seks yapmadım.
Znaci seks sa Barry-em je toliko bolji, ipak, da li si spremna da ga se odrekneš u zamenu za Ijubav?
Berry'nin seksi çok daha iyiyken, aşkı mı tercih ediyorsun?
Kakvo si ono pravilo imala, da nemaš nikad, nikad seks sa klijentima.
Müşterilerle asla seks yapmama konusundaki kuralın neydi peki?
Ali James, koja žena bi željela seks sa mnom?
Ama James hangi kadın benimle seks yapacak ki?
Žao mi je što sam imala seks sa tobom, nije baš da je bila tvoja ideja.
Seninle seviştiğim için özür dilerim. Bunun senin fikrin olmadığını biliyorum.
Ja ne mogu shvatiti kako to da moja žena ne želi seks sa mnom, ali me onda šalje u svijet s tolikim prelijepim ženama?
Karımın benle seks yapmaması etrafa bakmamı sağladı.. Kadınlarla dolu bir dünyaya. Bu okyanusa girip..
Odmah čim se razvela, svi muškarci su željeli seks sa njom.
Boşanır boşanmaz, herkes onunla seks yapmak istedi.
Znači, plesala bi tango sa muškarcem i onda nemala seks sa njime?
Yani bir adamla tango yapıyorsun ama onunla sevişmiyorsun?
Svaku večer seks sa drugom partnericom, on je kao ja prije pet godina.
Her gece başkasıyla yatıyor. Aynı... beş yıl önceki bana benziyor.
Ja ne želim da imam seks sa tobom.
Seninle seks yapmak istemiyorum. - Ben de.
Čitao sam u Hustleru da bi svi trebalo da imaju seks sa vampirom, bar jednom u životu.
Hustler'da okumuştum herkes ölmeden önce en az bir kere bir vampirle birlikte olmalıymış.
Znaš li koliko ljudi je imalo seks sa vampirima ovih dana?
Bugünlerde ne kadar çok insanın vampirlerle seks yaptığını bilmiyor musun?
"Amy, molim te, reci mi da nisi imala seks sa tim odvratnim čovekom."
"Amy, lütfen bana o iğrenç adamla seks yapmadığını söyle."
Toliko želim da opet nemam seks sa tobom, ne možeš ni da zamisliš.
Seninle seks yapmamayı ne kadar çok istediğimi bilemezsin bile.
Što sam te napustio kako bih imao analni seks sa mojim ljubavnikom Ericom.
Homoseksüel sevgilim Eric ile anal seks yapabileyim diye seni terk ettiğim için.
Vidi, jesi li ti ikad imao seks sa šezdesetogodišnjom osobom?
Sen hiç yaşlı biriyle gerçekten seks yaptın mı?
A tvoje oči... su previše razdvojene, i izgledaju komično uz taj crveni nos i žalim te... zato što se moraš dokazivati kroz besmislen sebičan, sportski seks sa ništavnim djevojkama kao što je moja cimerica.
Gözlerin de birbirinden çok ayrı. Ama o kemerli burna uymak için öyle olması lazım. Varlığını ispat edebilmek için oda arkadaşım gibi özgüvensiz kızlarla anlamsız bir ego sporu olan seks yapmak zorunda kalmana üzülüyorum.
Nikad nisam imala seks sa muškarcem.
Ben hiç, bir erkekle seks yapmadım.
Kažem vam, imati seks sa muškarcem u tridesetim... to je kao... sunce sija jače, trava izgleda zelenije, hrana ima bolji ukus.
30'larındaki bir adamla yatmak sanki... sanki... güneşin daha parlak çimlerin daha yeşil, yemeğin daha lezzetli-
Tko je znao da je Bog želio da budemo dobri za drugog, pružajući im seks sa rukom?
Tanrı'nın, elle muamelede iyi olmamızı istediğini kim bilebilirdi ki?
On dogovara da odrasle osobe imaju seks sa djecom dok ih on snima.
Yetişkin erkeklerin çocuklarla seks yapmaları için ayarlamalar yapıyor ve bunu kasede çekiyor.
Los Angeles, Matt Franklin je imao seks sa Tori Frederking, večeras.
Los Angeles, Matt Franklin bu gece Tori Frederking ile seks yaptı.
Da, uprljala si ruke... ali ja sam imala seks sa Davidom, što je, usput rečeno, bilo odvratno.
Ellerimi kirletmemiş olabilirim ama David'le yatan bendim ve çok iğrençti.
Tvoj je bio da imaš seks sa cijelim madridskim nogometnim timom.
Seninki bütün Madrid futbol takımıyla seks yapmaktı.
Hej... um, samo da bude jasno, način na koji to radi je da sam ti platiti a za uzvrat imate seks sa mnom?
Merhaba, sadece açıklığa kavuşturmak istiyorum ben sana parayı ödüyorum ve karşılığında benimle seks yapıyorsun, bu şekilde mi işliyor?
Uglavnom, većina njih prakticira seks sa odraslim osobama.
Çoğu diğer yetişkinler ile ilişkiye giriyor.
Seks sa granicama zapravo nije seks.
Sekste sınırlar olunca gerçek seks olmuyor.
"Hvala vam što ste radili seks sa mnom."
Mesela "Benimle seks yaptığın için teşekkürler"
U jednom je trenutku, i dalje štucajući, imao seks sa svojom ženom.
Bir noktada, adamcağız bir yandan hıçkırarak, karısıyla seks yaptı.
1.0542180538177s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?
Tabii ki, benim tekeşlilik tanımım fahişelerle seks yapmayı da kapsıyor. 